4 Ocak 2011 Salı

İçedöküm

Uzanıp gökten bir bulutu alamadığım gibi, günlerim öyle geçiyor. Seni bir kürsünün ötesinden sessizce izliyorum. Notsuzluğum, sonsuzluğum, yol yordam bilmediğim zamanlarımda gelen gemim, dalgalanan gönlüm, hızla liman, hızla bilet, hızla haydarpaşa.
Adına hiçbir anıt yok, sözlerine hiçbir şek düşmemiş. Güneş aydını yüzünde tebessümü eksik etmemiş rabb. Uzanıp bakıveriyorum aralığından zamanın:

başımı kaldırıyorum zaman tüneli. grift sancı. köprülerde ayrılık. içime çöken hüznün ardı arkası yokken, tam da işte bu yüzden, rüzgarla savaşıyorum. yelkenler fora. nasıl yenildimse, kalkıp yeniden yürümem gerektiğine kanaat getirerek:

-düşman değiliz. yaptıklarımızın karşılığı olarak soğuk hava yiyoruz. uçsuz bucaksız bir gök, uçsuz bucaksız bir ses, uçsuz bucaksız ölüm ve dirim. korkmuyoruz, korktuklarımızdan emin olunca elbet. böyle kederli oluşumuz, sonsuz bir paylaşımın bölük pörçük olduruluşundan; ellerimizin açtığı yaraları dünyamızla ödüyoruz. iyi ki de dünyamızla ödüyoruz. ve umuyorum yanılmıyorum ki, dünyamızla ödüyoruz.

ahh aşk. kaç harf. kaç bucak. kaç şehir. ismiyle müsemma. kavuşamamak dedim.başka da birşey diyemedim.

-bildim işte, bildim. gözlerimden yeşilin akıyor. senin olanımı tutamadığım aşka veda edesim geliyor. tıkanıyorum.

bir daha ağlasan, ben mecnunun olacağım. tırnak içinde seni özelleştirdim.

1 yorum:

  1. harika ve özgün ifadelerinizla bizi ihya ettiniz teşekkür ederiz

    YanıtlaSil

GELEN MESAJ

Uzunca zamandır işlediği nakışı sehpanın üzerine bıraktı ve telefonuna gelen mesaja baktı. Yüzü ekşi bir tat almışçasına büzüştü ve kendin...