22 Aralık 2010 Çarşamba

Biricik neden böyle yapıyordun bilmedim.

Beynimin döndüğü yerdeyim, şak şak şak. Bir sahnenin en ücra köşesinden sesleniyor kalbim, iftiharım, layezalım, şeb-i yeldam. Tükenmeden yaşamak neymiş bildim, hani herkes bir yorum eylerken, ben susmanın güzel ikliminde baş döndürmelerdeyim. Sana karamsarlıkla bakmayan bir istanbul gibiyim artık, ufuğumda hiç aldırış etmeden yürüyen bir ordu. Sonumun sana kesildiği bir bilet ellerimde yanmakta.
Işık artık gözlerimi almamakta. Çünkü bakmıyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

GELEN MESAJ

Uzunca zamandır işlediği nakışı sehpanın üzerine bıraktı ve telefonuna gelen mesaja baktı. Yüzü ekşi bir tat almışçasına büzüştü ve kendin...