Şimdi kulağımdaki müzik arabeksi gösteriyor iken bile, duygusallığa bağlamamın bir lüzumu var mıdır? bilemiyorum. Zira bildiğim bir şey var, hayat gerçekten acımasızca sırıtıyor karşımda:
sıkıyorsa yaşama, hadi bakalım!
İnancının sarsılma noktasına gelen insana Allah yardımcı oluyor. Hem de insanın tüm vefasızlığına rağmen... Geçenlerde düşünüyordum, duygularımızı facebook denen sosyal medya illetine kaptırdığımızdan beri -he istesek "hesabı dondurmak" gibi bir terimi de kullanabilecekken hem de- ne büyük bir duygu çemberine girdik. Koca koca hislerimizi, iki satırla anlatabildiğimiz günden beri arkadaş ilişkilerimiz ve dahi dostluklar ve her biri ayrı güzellikte olan aşklar meşkler, doğmamış bebelerin anne karnındaki pozları, içimizden geldiği gibi çektirdiğimiz ve "bir de böyle çek panpa" sloganlarımızla çoğalttığımız kelime hazinelerimizin bu çağa bir çığır açtığı katidir.Umrumuzda mı? Ya da bu akşam gittiğimiz mekanı hadi tag'leyelim. İlişkilerimizi gözden geçirip durumumuzu yeniden belirleyelim. Ben "pencere önü" modunun duruma eklenmesi taraftarıyım. Zira dirseklerimin o mermere değip, eğilip eğilip tülün arkasından hislerimi gözden geçirebilmemem mümkün değil.
Anlatamamış olabilirim ama siz yine de lütfen bunalıp durduraksamayın.
zaman durmaya gelmiyor.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
GELEN MESAJ
Uzunca zamandır işlediği nakışı sehpanın üzerine bıraktı ve telefonuna gelen mesaja baktı. Yüzü ekşi bir tat almışçasına büzüştü ve kendin...
-
İçimdeki acıyı tanıyorum. Uzun yıllardır içime çöreklenmiş olan o büyük acıyı. Kirpiklerimin enstrümanımın telleri gibi titreştiği o büyü...
-
Gezi programlarının en sevdiğim kısmı eve dönmek. İkincisi ise benden kalan izlenimleri yazıya dökmek. Herhangi bir kültür gezisinde, bana...
-
'Werther'in acısında donma hali' Kara somun, adamın kalbinde bir...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder